Sosyal Fobi Nedir?
Sosyal fobi, kişinin insanlarla etkileşimi sırasında kendisini aşırı güvensiz hissetmesi, insanlar tarafından reddedileceği, rezil olacağı, yargılanacağı ve alay konusu olacağına dair duyduğu yoğun kaygı olarak tanımlanabilir. DSM-V’te sosyal anksiyete bozukluğu olarak da adlandırılır. Sosyal fobiye sahip kişiler kitlelere hitap eden konuşmalar yapmakta, arkadaş edinmede, aşk ilişkilerinde, herhangi bir eylemi (yemek yemek, bir şeyler içmek, telefonla konuşmak, imza atmak) başkasının yanında yerine getirmede zorlanırlar. Kendilerine karşı acımasız bir yargıç olan bu kişiler, yaptıkları ufak hataların dahi herkes tarafından fark edildiği hissine kapılır ve zihinlerinde “aptal”, “zayıf”, “korkak”, “beceriksiz” gibi ithamlarla kendilerini yargılarlar. Ayrıca başkalarının da onları bu şekilde yargıladıklarına inanırlar. Bundan dolayı sosyal ortamda bir eylemde bulunacaklarında belirgin bir korku duyarlar ve bu gibi durumlardan kaçma eğilimindedirler. “Herkesi memnun etmeliyim.”,“Mükemmel olmalıyım.”, ”Hata yapmamalıyım.” gibi kendilerinden gerçekçi olmayan beklentiler içerisine girerler ve zaman içerisinde bu düşünceler korkulan ortama girememe, ortamı terk etme ve göz temasından kaçınma gibi davranışlara yol açar. Bunun yanında sosyal fobinin birtakım fiziksel belirtileri de mevcuttur. Bu belirtilerden ağız kuruluğu, terleme, yüzde kızarma, titreme, nefes darlığı, çarpıntı, mide ve bağırsakta rahatsızlık hissi en belirgin olanlarıdır.
Sosyal Fobi Nasıl Anlaşılır?
Utangaçlık ile karıştırılmaması gereken sosyal fobi, olaydan çok duygulara odaklanır. Utangaç bir kişi insanlardan aldıkları tepkiyi değerlendirerek olumsuz düşünce ve korkularına son verebilirken sosyal fobiye sahip bir kişi, meydana gelen durum veya olayın kendilerinde uyandırdığı duygulara odaklandığından böyle bir değerlendirme yapamaz. Ki zaten başkalarının tepki ve düşüncelerini almaktan çekinirler çünkü bunların yargılayıcı fikirler olması ihtimalinden korkarlar ve bunu tehdit edici olarak görürler. Yani sosyal fobinin varlığında korku kadar kaçınma da gözlenir. Sosyal fobinin ortaya çıkmasında aile içinde bu bozukluğa sahip birinin varlığı, beyindeki kimyasal bozukluklar(serotonin azlığı veya iletiminde bozukluk) rol oynayabildiği gibi belli bir olaydan sonra gün yüzüne çıkmış da olabilir. Çocukken arkadaşları tarafından alaya maruz kalan bir kişi, sosyal ortamlarda aşırı stres yaşayabilir ve bu stres uzun süreli olduğunda kimyasal dengesizliklere neden olur. Bunun yanında aşırı koruyucu ebeveyn faktörü de önemli bir etkendir. Sosyal ortamlardan uzak tutulan çocuk kendini ifade etmekte zorlanır ve sosyal becerilerinin gelişmesine ket vurulur. Bu kişilerde sosyal fobi görülme olasılığı diğer insanlara göre daha fazladır.
Sosyal Fobinin Tedavisi Mümkün Mü?
Sosyal fobi tedavisi mümkün olan bir kaygı bozukluğudur. Danışanın durumuna göre ilaç ve psikoterapi uygulamaları ile başarıya ulaşılabilir. İlaç tedavisinde bozukluğun kimyasal nedenlerinden olan serotonin azlığı veya bozukluğunu dengelemeye yönelik ilaçlardan destek alınır. Psikoterapide ise en yaygın kullanılan yöntem “Bilişsel Davranışçı Terapi”dir. Bu terapi ekolüne göre psikolojik rahatsızlıkların sebebi kişinin olumsuz düşünceleridir. Dolayısıyla bu terapinin amacı olumsuz düşünceleri tespit edip bunların duygularımızdaki etkisini görmek ve bu düşünceleri daha yapıcı olanlarla değiştirmektir. Düşüncelerin kontrolü ele alındığında duygular üzerindeki etkisini kontrol etmek de kolaylaşır. Online psikolog ile terapi alarak sosyal fobiden kurtulabilirsiniz. Bu ekolün davranışçı kısmı kişinin uyumsuz davranışları belirleyip çeşitli teknikler ile kişiye daha uyumlu davranışlar kazandırmayı hedeflerken bilişsel kısım ise kişide olumsuz duygular yaratan düşünceleri belirleyerek terapi teknikleri ile kişiye daha gerçekçi düşünme yetisi kazandırmayı amaçlar.